24 Kasım 2010 Çarşamba

Örtmenim canım benim canım benim..seni ben pek çok,pek çok severim....

Öğretmenler günü, bana okulu hatırlatan günlerden sadece biri..Eğitim hayatımı baştan aşşağı düşünürsek ortalamanın biraz üstü bir öğrenciydim,sporla fazla ilgilenmez daha çok resim çizerdim..Sınıftaki diğerlerine göre oldukça iyide sayılırdım bu konuda..Hatta 5. sınıfta ilk birinciliğimi kazandım okulda..Ardından 6-7-8 dede defalarca dereceye girdim..Fakat bu derecelerim aslında herkesin tahmin ettiğinin aksine benim değil ailemin ortak ürünüydü..Genelde ya öğretmenler gününe denk gelen bu resim yarışmalarında benim resimin temaları standarttı..
''Güneş sistemi ve diğer gezegenler..güneş diğer gezegenleri aydınlatıyor'' - '' Bir sürü mum bir tane mum diğer mumlara ışık veriyor'' işte ne biliyim ''meşale olurdu mesela diğer öğrencilere ışık veriyor''
ben böyle soyutsal böylesine sanatsal düşünürken..Sınıftaki diğer arkadaşlarım ya geçen sene yaptığım resmi taklit eder yada Okul töreninin bir resmi gibi bir öğretmen bir sürüde öğrenci çizerlerdi..Fakat aslında bunca sene aldığım ödüllerin boşuna olduğunu anlıyorum şimdi..asıl sanatkar asıl ressam o her bayramda standart öğrencili öğretmenli tören sırasını çizen arkadaşlarmış..Şimdi arkaya baktığımda Bayramlardan ve özel günlerden aklımda kalan tek şey Törende 30 derece havada kellemiz pişerken dinlediğimiz müdür konuşmaları, Bir kaç öğrencinin okuduğu siktirikten şiirler.Birkaç komposizyon..Kimsenin siklemediğini bildikleri halde senede 5-6 defa olan bu çin işkencesi yıllardır devam ediyor ve devam edecek..Öğretmenler günü mum-gezegenler ve meşaleler değil..tören sıraları ve konuşmalardır..ve tabi kasımda olmanıza rağmen havanın o günlük 25 dereceye felan fırlaması..(( o güne özel )) ha birde sınıf annesinin ortaya düşüp ''-öğretmene hediye alıncek'' diye topladıgı 40 yetale ler var..


Eğer bayramsa o bambaşka olurdu zaten, zorla izletilen ve hiçbir aksiyonu olmayan yöresel oyunlar..Arkadaş, bu oyunlar yöresel felan değil..eline şalvarı geçiren iki kırıtmış adı olmuş yöresel oyun..Eğer giysiler farklı olmasa yemin ediyorum farklı sınıfların çıktıgını bile anlamıycam..Ya insan bir takla atar bi hızla danseder yok böle bir şey bir saga dön ,bir sola dön, yuvarlak ol, yanyana geç, bi yana git, bi öbür yana git.. bitti.bütün karaograf bu... Bu bir strateji aslında ''bu çocukları serbest bıraksak bu dansların hiçbirini siklerine takmazlar, küçük yaşda izletelimde beyinleri yıkansın'' gibisinden..Eğer ilkokuldaysanız bu yöresel oyunlar saçmalığına mutlaka bulaşırsınız..Çünkü isyan edecek kadar iradeniz gelişmemiştir..bende girdim bunlara bende biliyorum..Çok sıkıntılar çok rezillikler yaşadım..30 derece sıcakta müdürün 3 sayfalık konuşması, gömlek-kumaş pantalon-hırka-ceket 4 lemesi..ve gözümüze sıçan güneş.. Ayılan bayılan varsa ne ala kısa süreli aksiyon olurdu bizim için ama gerisi azap..Evet efendim..İşte size öğretmenler gününün anlamı ve önemi..Kutlu olsun ellerinizden öperim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder